11 Tem 2019

DÜNYANIN ELEKTRONLARI

atom elektronlar ve dünya


Atom etrafında pozitif ve negatif parçacıklar vardır ve bunlar atomun nötr olmasını sağlar. Gerekirse moleküller oluşturarak bu dengeyi sağlarlar. Birbirinden elektron alıp verirler. Enerji alışverişi ile dengeye kavuşurlar. Molekül ailesi yine enerjisi artı-eksi kutbunda kayarsa gerekirse bölünüp çoğalır başka bir moleküle dönüşür, başka bir madde yaratır enerjisiyle.

Bizim kimyamız bu anlattıklarım. İçimizde dışımızda anbean olan kimyasal tepkimeler. Enerjiyi dengeleme alışverişleri. En küçük yapıdan en büyüğe kadar her maddenin bir dengesi var ve bu denge 2 kutup arasında gidip geliyor. Tümde var olan enerjiyi kullanarak sağlıyoruz bu dengeyi.

Dünyayı bir atom çekirdeğine benzetseydik şüphesiz bizler birer enerji yoğunlaşmaları olarak onun etrafındaki pozitif veya negatif dengeyi sağlayan elektronlara benzerdik. Benziyoruz da zaten. Maddenin tanımını hatırlayın; ''Enerjinin yoğunlaşmış hali.'' Yani bizler. Madde bir enerjidir. Bizler görmesek de etrafımızda bulunan bir enerji bedenimiz daha var. Onun enerjisi 2 kutuplu denge çubuğunda ne taraftaysa eksik kısımda enerjiye ihtiyaç duyuyoruz ki dengelenebilelim. Biz dengelenirsek bu etrafımızdaki enerjilere dolayısıyla atom çekirdeğimize de yansıyor. Atom çekirdeğimiz yani üzerinde bulunduğumuz dünyamız nelerle molekül oluşturuyor bunu henüz bilemiyoruz. Büyük küçük her yapı birbirini öyle takip ediyor ki. Sanki her şeyde bir pi sayısı oranı ya da altın oran sabiti gibi bir döngü var ve bu döngü tekrarlanıyor. Bizler hepimiz bu döngü sarmalında enerjimizle yer alıyoruz. Alıp veriyoruz sürekli. Her zaman pozitifte kalamıyoruz. Hep de negatife kaymıyoruz. Asıl ihtiyacımız dengeye ulaşmak.

Atomlar için yukarıdaki birleşme, ayrılma, yeni bir madde oluşturma hallerini bize uyarlayalım şimdi. Bizler de mutlu olup pozitife - dengeye ulaşmak için seviyoruz - seviliyoruz, evleniyoruz-aile oluyoruz,  ve bir bedende enerjiyi yoğun bir şekilde paylaşabilmek için atomlar gibi birleşip kısa bir süre de olsa molekül oluyoruz. Bu yeterince dengelenmezse kendimizden özü bizden olan başka enerjiler yaratıyoruz. Evet biz yaratıyoruz. Yoktan var etmiyoruz, tümde var olan enerjiyi kullanarak onu dengelemek için değişime uğratıyoruz.  Bir yerde alma verme dengesi bozulmaya başladıysa ailede, işte, ortamda her neredeyse oradan uzaklaşma isteğini bu yüzden duyuyoruz. Hangi alanda olursa olsun bizi dengeye ulaştıracak en uygun enerjiye ihtiyaç duyuyoruz.

Her bir oluşumumuz dünyamızın, atom çekirdeğimizin dengeye ulaşması için. Kim bilir dünyamız hangi molekülleri oluşturuyor, hangi bütüne yarar sağlayan bir atom görevi görüyor. Belki o sondur, ya da başlangıç kim bilebilir.  Sonsuz uzaya, tüm bütünlüğe bakabilsek neyle karşılaşırız acaba. Her bir enerji bizler de dahil hangi bütünlüğe hizmet ediyoruz acaba ? Parça bütünü yansıtır sözüyle yola çıkarsak, belki uzay bizim büyük bir versiyonumuz. Bununla ilgili Youtube'ta bir video izlemiştim. İnsan gözünün içindeki sonsuz göz bebeklerinin kara deliklere uzay boşluklarına benzetildiği, sinir ağlarının ağaç kökleri ve dallara benzediği gibi birçok benzerlikten bahsediliyordu.

En küçük yapının belli bir sarmalda tekrar ede ede en büyük yapıyı oluşturduğunu onun da yaratıcı olduğunu düşünüyorum bazen. Hepimi biriz, bütüne hizmet ediyoruz, birbirimize bağlıyız. Yaratıcımız bize şah damarından yakın sözü böyle daha çok anlam buluyor. Çünkü biz oyuz, onun içindeyiz, o bizim içimizde.

Büyük patlama dediğimiz ise belki de sperm ve yumurtanın çarpışarak birleşimidir. Bir oluşumdur ve ucu aydınlık olan bir kara delikten geçilen bir doğumdur. Bebeğin o kara delikten geçişi ağlaması ise hayattır. Yaşamdır.

Burada din ya da bilim her hangi bir teoriyi ya da dini bilgiyi çürütmek değil amacım. Bilakis ben ikisinin de aynı şeyi söylediğini düşünüyorum. Dan Brown'ın dediği gibi ''Bilim ve din rakip değildir. Onlar aynı hikayeyi anlatmaya çalışan farklı dillerdir. Bu dünyada ikisine de yer var.''

Sorgulamaların olduğu başka bir yazıda görüşmek üzere. Dengeli oluşumlara girip, bir bütün olma yolunda doğru enerjilerle yolumuzun kesişmesi dileğiyle...








Share:

6 yorum:

  1. Bahsettiğin gibi, hayatın şifresi aslında dengedir. Hayat bulan ve dünyada yaşayan (insan hariç) hiçbir varlık birbiri ile yarışmaz. Amaçları sadece hayatta kalmaktır. Ekolojik sistemi İnsan bozmamış olsa her sistem ve hayat gerektiği kadar yaşayacak katkı verecek ve sona erecektir.Güzel bir paylaşım, tebrikler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kavgalar, savaşlar ve enerji harcanan her olay dengeye ulaşmamış ruhlar tarafından başlatılır. Amaç yine aynı aslında o yoldan geçmeden ulaşamazlar belki de. Yani geniş bir pencereden bakınca savaşlar, kavga ve kötülükler de dengenin bir aşaması, bir parçası. Aslında aradıkları hiç enerji harcamadan sadece sevgiyle yaşamak. Bu bilince ulaşmak için yeri gelip kendimizle bile kavga edip enerji harcıyoruz... Değerli yorumun için teşekkürler :))

      Sil
  2. Merhaba

    Paylaşımınız için çok teşekkürler.. Bana mevlanın felsefesini hatırlattı. Hepimizin bir olduğu, birliğimizin öze dayandığını düşünüyorum bende. Birde yıllardır düşündüğüm soru; enerjinin arkasındaki güç nedir ? ��
    Saygılar..

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Enerjinin arkasındaki güç de yaratıcıdan gelen bir karar. Yaratıcı olduğu şeyi görmek istedi. Dualite iyi-kötü kavramları doğdu böylece. Ve yaratcı sadece karar vermiş oldu, geri kalan her şeyi dualite devam ettirdi. Bir çubuktaki 2 uç nokta arasında pozitifle negatif arasında enerji arttı, azaltı, el değiştirdi. Başlangıçtaki yaradanın karar enerjisi neyse o sürekli maddesel formlarda aktarıldı. Bireysel fikrim :)

      Sil
  3. Aslında atomların amacı nötr olmak değil. Evrendeki herşey minimum enerji maksimum düzensizlik (entropi) yönünde hareket eder. Savaşlar ve anarşi insanın doğası gereği var.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. İnsanlar ve atomlar aynı şeyi istiyor. Minumum enerji maksimum düzensizlik :) Bunu insanlar uygularken doğası gereği demek yerine bu şekilde anlatmayı tercih ettim. Aslında insanın tüm bu savaşları karmaşayı yaratmasının düzensizliğinin sebebi sevgi-nefret dualitesi arasında nefrete yakın olması. Sevgisizlik yani. Atomların da poztif- negatf kutupta eşit 2 itici tarafından desteklenmek ve minumum enerji harcayarak nötrde kalabilmek. İnsan da farkında olmadan alamadığı sevgiyi ya da içideki güzellikleri enerjisel olarak paylaşıyor. Tüm dünyayı dengede tutan şey de bu. Dalite- sevgi-nefret, iyilk-kötülük, güzellik - çirkinlk..

      Sil