17 Tem 2019

HAYATTAKİ İŞARETLER - DRAGONFLY FİLM ANALİZİ




Yaşamdaki kararlarınızı alırken bazı işaretler aldığınızı hissettiğiniz oldu mu ?  Olmadı demeyin sakın. Hepimize eşit gönderiliyordur :) Sadece bir kısmı daha farkında. Bu işaretleri bazen fark etmemek mümkün değil. O kadar bariz olabiliyor ki. Sanki mesaj taşıyor, yap ya da yapma adına size ulaşmak üzere size özel simgelerle gelen işaretler. 

Aşağıda buna örnek olarak bir filmden bahsetmek istiyorum. Film hakkında epeyce spoiler olduğunu söylemem gerek. İzleyip de okumanızı öneririm :) 

Joe ve eşi Emily başarılı birer doktordur. Bir gün Emily Joe karşı çıksa da Venezuella'ya bir yardım görevine gider.  Son konuşmaları sırasında Emily ona önemli bir şey söylemek üzeredir. Ama bir şekilde söyleyemeden telefon hatları arızalanır. Ardından kaza geçirir ve Emily'nin cesedine ulaşılamaz. Joe ise olaydan sonra işinde kendini bir türlü toparlayamaz. Çok sevdiği eşini kaybetmenin acısı ile işini yapamaz duruma gelince yöneticisi bir süre izin verir. Bu süre içerisinde karısı Emily'nin hatıraları ile başbaşa kalan Joe, gördüklerinin halisünasyon mu yoksa gerçek mi olduğunun ayırdını yapamaz. Emily yusufçuk böceğini çok sever, her fırsatta bu simgeyi kullanır. Bir gün Joe uyurken yusufçuk broş sanki bir güç uygulanmış gibi masadan yere düşer. Böylece Joe'ye verilmek istenen mesajlardan ilki ulaşır. Daha sonra eve gece yarısı yusufçukların geldiğini görür. Kendine ve gördüklerine bir türlü anlam veremez. İşe döndüğünde ise ölüme yakın deneyim yaşayan bir çocuk hastası ona ilginç şeyler söyler. Emily'nin onunla iletişime geçmesi gerektiğini, görev için gittiği  ve cesedinin bulunmadığı o yere mutlaka gitmesi gerektiğine inanmaktadır artık. O kadar çok işaret alır ki kendini bir anda orada bulur; kaza yerinde. Yerlilerin dilini bilmediği için anlaşamaz ama onlara Emily'nin resmini gösterdiğinde herkes onu bir şekilde tanımaktadır. Joe'yi bir yere götürürler. Tüm yerliler tarafından sevgiyle bakılıp el üstünde tutulan çok güzel bir bebek onu beklemektedir. Emily ve Joe'nin bebeği... 

Film sonunda daha yüce güçlerin bizi nasıl da bizim en yüksek hayrımıza yönlendirdiğini veriyor izleyiciye. Bizim henüz idrakında olmadığımız gerçekliğimize bizi ulaştırmaya çalışıyor büyük bir güç. En güzel tarafı ise bu işaretlerin size özel olması. Bilinçaltınız size özel, dolayısıyla çağırdığı simgeler ve olaylar da tamamen size özel. Aklınızdan geçen bir konuyu düşündükten sonra, bununla ilgili kitaplarla karşılaşmanız, yolda, herhangi bir dergide, tesadüfen tanıştığınız bir insanın hikayesinde bu konuya dair izler bulmanız.. Bunları algıda seçicilik diye de adlandırabiliriz. Bilinçaltının çekimi de diyebiliriz. Siz hangisini sevdiyseniz :) Her ne olursa olsun hepimizin yaşadığı şeyler. Bir örnek verecek olursak; mesela iş değiştirmek niyetine girdiniz ama korkuyorsunuz, çünkü güvenli alanınızdı orası. Bir şekilde iş değiştirmeniz sizin iyiliğinize hizmet edecekse, bununla ilgili bu değişikliği yapmış sizi motive edecek cesur insanlarla karşılaşırsınız, ya da risk alıp hayalini gerçekleştiren belki kendi işini kuran, ya da kurumsal hayata elveda diyen gezginlerle :) Ya da sosyal medyada gezinirken bununla ilgili yazı içerik vs daha çok görmeye başlarsınız. Yakın çevrenizden bazı kişilerden sanki bu niyetinizden haberleri varmış gibi duyumlar, teklifler alırsınız. 

Belki filmdeki kadar abartılı olmayabilir kabul ediyorum ama :) siz bu cesareti gösterin diye işaretler yağar üzerinize. Cesur ol, içindeki gücü keşfet, sen potansiyel gücü daha yüksek olan bir ruhsal yolcusun, kendini sınırlama der adeta. Hayatlarımız bu cesur kararlardan sonra değişmez mi zaten ? Bu yön verici büyük kararları aslında her birimiz o içimizdeki sezgiye güvenerek veririz. İşaretleri siz bilinçli bir şekilde fark etmeseniz bile bilinçaltınız algılar. İçinizdeki ses olarak yönlendirir sizi. İşaretleri çağıran da odur zaten :) 

Bilinçaltımız her şeyi sezer, bilir ve bizi yönlendirir. Fark etmek ve işaretleri algılamak bizim elimizde. Çünkü dediğim gibi size özel mesajları sadece siz okuyabilirsiniz. Belki bu yazıyı okurken de aldığınız mesajları fark edeceksiniz. Belki bu yazıyı okumayı da bilinçaltınız çağırdı kim bilir :) 

Sevgiyle ve farkındalıkla yaşayabilmemiz dileğiyle... 


















Share:

2 yorum:

  1. Ben bu durumu yoğun olarak hisseden biriyim. Mükemmel konu mukemmel anlatım.
    😊

    YanıtlaSil